Nihat Atlı’dan Ülkücülere 12 Eylül Mesajı

\r\n\r\nBaşkan Atlı mesajında şu ifadelere yer verdi:\r\n\r\nÇok kıymetli Ülküdaşlarım, sevgili dava arkadaşlarım;\r\n\r\nBugün 12 Eylül 1980 darbesinin üzerinden 35 yıl geçti. 12 Eylül’ün üzerimizde bıraktığı acı hatıralar daha dün gibi aklımızdadır. 12 Eylül’ün davamıza ve şahsımıza açtığı yaralar hala çok tazedir ve maalesef tam anlamıyla giderilememiştir. Hayatının baharında hiçbir mevki, hiçbir makam beklemeden ülkesi ve davası için kendisini kör kurşunlara siper eden o zamanın yiğit gençleri yaralıdır ve yarasıyla da bırakılmamak üzere arkasından takip edilmektedir.\r\n\r\nOnlar; 12 Eylül 1980 darbesinde yüreklerinden vurulan, ‘VATANI ve MİLLETİ ÇOK SEVMENİNİN HESABI’ akıl almaz işkencelerle sorulan, Mamak’taki C-5’lerde, Köprüköyler’de, polis okulunda, piç Ahmet’ler, Agah Yüzbaşılar, Çarliler, Gestepo Raci’ler… tarafından çarmıha gerilen, yargılanmadan haklarında idam kararı verilen, Taş medreselerdeki rahlelerde gönül yaraları sarılan, hüzünleri huzur ikliminde durulan, düşünce dünyalarında özeleştirinin her çeşidine yer verilen, hala rüyalarında ‘Ay Yıldızlı’ sevdaların coşku ve elemi bütün renkleriyle görülen bir hareketin mensubuydular.\r\n\r\nBaşkan Nihat Atlı duygu yüklü konuşmasına şöyle devam etti:\r\n\r\nOnlar delikanlı çağlarında Hakk’a yürüdüler. Musalla taşına konup namazları kılınırken, “Er kişi niyetine” tekbir alan her kişi, onların tam manasıyla “ER KİŞİ” olduklarını çok iyi biliyorlardı. Nefretin kucağında oturmayıp, muhabbetin ocağını tüttürdüler. Ötügen’den yola çıkan Oğuz nesli olarak Mekke’nin Tevhid nurunda yıkandılar. Gece vakti batmayan güneşi, secde de buldular. Onlar: garip kaldılar ve garip olarak öldüler; ama ne ‘Altı Köşeli Yıldızın’ ne de ‘İstavrozun’ gölgesinde zevkten dört köşe oldular. Onlar; imanlı bir Müslüman olarak, “garip gelip, garip gitmenin” haysiyet ve faziletini şeref bildiler ve şükür dualarını dillerinden düşürmediler. Çünkü Onlar; daha bıyıkları bile terlemeden, “Bir Güzel Ülkü’ye” sevdalanmışlar ve destan olmuşlardı dillere. Çünkü Onlar; ” Yufka yüreklerle çetin yollar aşılmaz” diyerek gözlerini daldan budaktan esirgemeden çıkmışlardı bu yollara.\r\n\r\n1980’lerde kırdırılan bu nesil, Cumhuriyet Tarihi’nin Türkiye’yi yeni ufuklara taşıyabilecek en Ülkücü ve en enerjik nesliydi, yazık oldu. Ahmet Kerse, Ali Bülent Orkan, Cengiz Baktemur, Cevdet Karakuş, Fikri Arıkan, Halil Esendağ, Selçuk Duracık, Mustafa Pehlivanoğlu ve isimleri unutulan kahramanlar! Ne sizleri unutacağız ne de kahpe Eylülleri!\r\n\r\nBu vesileyle Ülkücü Şehitlerimize Cenab-ı Hakk’ın rahmet ve mağfireti, Efendimiz Aleyhisselatü Vesselam’ın şefkat ve şefaatine mazhar olmalarını; hayatta olan 12 Eylül’ün gazilerine de hayırlı ömürler diliyor ve selamlarımı sunuyorum.\r\n\r\nYaklaşan genel seçimler öncesi Ülkücülere “UYANIN ARTIK BİR DEVRE DAMGASINI VURAN YİĞİTLER!” diyerek çağrıda bulunan MHP Kozan İlçe Başkanı Nihat Atlı konuşmasını şu sözlerle tamamladı:\r\n\r\nSAÇLARINDA GÜMÜŞ RENGİ GÖLGELER DALGALANAN İHTİYAR DELİKANLILAR!\r\nYAŞANMAMIŞ BİR GENÇLİĞİN ARDINDAN, “BAHARI GÖRMEDEN YAZ GELDİ GEÇTİ” DİYEREK HAZANA ERENLER!\r\nKÖRPECİK BEYİNLERE KARA SEVDALAR EKİP, KENDİ YÜREK YANGINLARINA ONLARI DA YOL ARKADAŞI YAPAN ‘AĞABEY’LER!\r\nŞAKAKLARINA AK DÜŞMÜŞ DELİKANLI YİĞİTLER!\r\nYER YARILMADI, GÖK ÇÖKMEDİ AMA NEREDESİNİZ!\r\nUYANSIN ARTIK BİR DEVRE DAMGASINI VURAN YİĞİTLER!\r\n\r\nTÜRK İSLAM ÜLKÜSÜNÜN KARA SEVDALISI CAN ÜLKÜDAŞIM!\r\n\r\nDİNİNE, DEVLETİNE, MİLLETİNE, BAYRAĞINA, VATANINA, OCAĞINA, PARTİNE SAHİP ÇIK! VE GÖNÜL KINAYANLARIN KINAMASINA ALDIRMADAN SABRINI AZIK EYLE VE DÜŞ YOLLARA. GÜNEŞİ ÖNÜNE AL YÜRÜ! GÖLGEN ARDINDAN İSTER GELSİN, İSTER GELMESİN…\r\n\r\n